İletişim Adresi

   
  ORHAN YILDIZ
  Noktalama isaretleri ve Uygulamasi
 


Noktalama İşaretleri ve Uygulaması



-Nokta,
Virgül,
Noktalı Virgül,
İki Nokta-Üç Nokta
-Soru İş.,
Ünlem İş.,
Kısa ve Uzun Çizgi,
Eğik Çizgi
-Tırnak İş.,
Denden İş.,
Yay ve Köşeli Ayraç,
Kesme İş.
-Kısaltmalar

Duygu ve düşünceleri daha açık ifade etmek, cümlenin yapısını ve duraklama noktalarını belirlemek, okumayı ve anlamayı kolaylaştırmak, sözün vurgu ve ton gibi özelliklerini belirtmek üzere kullanılan özel işaretlere noktalama işaretleri denir. Noktalama işaretleri, anlamı aydınlatır, yanlış anlaşılmaların önüne geçer, okumayı kolaylaştırır.

Nokta (.)

1. Cümlenin sonuna konur: Türk Dil Kurumu, 1932 yılında kurulmuştur. Türk’üm.

2. Kısaltmaların sonuna konur: Prof., Cad., T.(Türkçe), Ar. (Arapça).

Ancak, bazı kısaltmalardan sonra nokta kullanılmaz: TDK (Türk Dil Kurumu), TBMM, cm (santimetre), g (gram), l (litre).

3. Sayılardan sonra sıra bildirmek için kullanılır: 3.(üçüncü), II. Mehmet, 2. Cadde, 20. Sokak, XV. yüzyıl. 4. Bir yazının maddelerini gösteren rakam veya harflerden sonra kulla­nılır:

I.
1.

A.
a.

II.
2.

B.
b.

5. Tarihlerin yazılışında gün, ay ve yılı gösteren sayıları birbirinden ayırmak için konur: 29.5.1453, 29.X.1923.

Tarihlerde ay adları yazıyla da yazılabilir. Bu durumda ay adlarından önce ve sonra nokta kullanılmaz: 29 Mayıs 1453.

6. Saat ve dakika gösteren sayıları birbirinden ayırmak için konur: Tren 09.15’te kalktı.

Saat ve dakika sayılarını ayırmak için kesinlikle iki nokta işareti kullanılmaz.

7. Bibliyografik künyelerin sonuna konur:

Agâh Sırrı Levend, Türk Dilinde Gelişme ve Sadeleşme Evreleri, Ankara, 1960.

8. Üçlü gruplara ayrılarak yazılan büyük sayılarda gruplar arasına ko­nur: 16.551.000, 22.465.660.

9. Matematikte çarpı işareti yerine kullanılır: 4.5=20.

Virgül ( , )

1. Birbiri ardınca sıralanan eş görevli kelime ve kelime grupları arasına konur:

Fırtınadan, soğuktan, karanlıktan ve biraz da korkudan sonra bu sıcak, aydınlık ve sevimli odanın havasında erir gibi oldum. (H. Edip, Kalp Ağrısı)Sessiz dereler, solgun

ağaçlar, sarı güller

Dillenmiş ağızlarda tutuk dilli gönüller.

(F. Nafiz)

2. Sıralı cümleleri birbirinden ayırmak için kullanılır:Umduk, bekledik, düşündük. Geldim, gördüm, yendim.

Fakat yol otomobillere yasak olduğundan o da herkes gibi tramvaya biner, kimse kendisine dikkat etmez.(F. Rıfkı Atay, Denizaşırı)

3. Cümlede özel olarak vurgulanması gereken ögelerden sonra konur:

Binaenaleyh, biz her vasıtadan, yalnız ve ancak, bir noktainazardan istifade ederiz. ( Atatürk)

4. Uzun cümlelerde yüklemden uzak düşmüş olan ögeleri belirtmek için konur:

Saniye Hanımefendi, merdivenlerde oğlunun ayak seslerini duyar duymaz, hasretlisini karşılamaya atılan bir genç kadın gibi, koltuğundan fırlamış ve ona kapıyı kendi eliyle açmaya gelmişti. (Y. Kadri, Panoroma)

5. Cümle içinde ara sözleri ve ara cümleleri ayırmak için konur:

Şimdi, efendiler,müsaade buyurursanız, size bir sual sorayım.

(Atatürk)

6. Anlama güç kazandırmak için tekrarlanan kelimeler arasına konur:

Akşam, yine akşam, yine akşam,

Göllerde bu dem bir kamış olsam!

(Ahmet Haşim)

İkilemelerde kelimeler arasına herhangi bir işaret konmaz.

7. Tırnak içinde olmayan alıntı cümlelerden sonra konur:Datça’ya yarın gideceğim, dedi.

8. Kendisinden sonraki cümleye bağlı olarak ret, kabul ve teşvik bildi­ren hayır, yok, yoo, evet, peki, pekâlâ, tamam, olur, hayhay, baş üstüne, öyle, haydi, elbette gibi kelimelerden sonra konur: Peki, gideriz. Hayhay, memnun oluruz. Haydi, geç kalıyoruz.

Evet, kırk seneden beri Türkçe merhale merhale Türkleşiyor.

9. Bir kelimenin kendisinden sonra gelen kelime veya kelime gruplarıyla yapı ve anlam bakımından bağlantısı olmadığını göstermek için kullanılır:

Bu, tek gözlü, genç fakat ihtiyar görünen bir adamcağızdır.

(Halit Ziya Uşaklıgil)

Bu gece, eğlenceleri içlerine sinmedi.

(Reşat Nuri Güntekin)

10. Hitap için kullanılan kelimelerden sonra konur:

Efendiler, bilirsiniz ki, hayat demek, mücadele, müsademe demektir. (Atatürk)

Sayın Başkan,

Sevgili kardeşim,

11. Yazışmalarda, başvurulan makamın adından sonra konur:

Selçuk Üniversitesi Rektörlüğüne,

12. Yazışmalarda, yer adlarını tarihlerden ayırmak için konur:

Konya, 25 Eylül 2000

13. Sayıların yazılışında, kesirleri ayırmak için konur: 38,6 (otuz sekiz tam onda altı).

Sayıların kesirli kısımları ayırmak için araya nokta işareti konmaz. Bu şekildeki sayılar usulüne göre okunmalıdır: 6,7 (altı onda yedi).

14. Bibliyografik künyelerde yazar, eser, basım evi vb. maddelerden sonra konur:

Atay, Falih Rıfkı, Tuna Kıyıları, Remzi Kitap Evi, İstanbul 1938.

Metin içinde ve, veya, yahut bağlaçlarından önce de sonra da virgül konmaz.

Noktalı virgül ( ; )

1. Cümle içinde virgüllerle ayrılmış tür veya takımları birbirinden ayır­mak için konur: Erkek çocuklara Doğan, Tuğrul, Aslan, Orhan; kız çocuklara ise İnci, Çiçek, Gönül, Yonca adları verilir.

2. Ögeleri arasında virgül bulunan sıralı cümleleri birbirinden ayırmak için konur: Sevinçten, heyecandan içim içime sığmıyor; bağırmak, kahkahalar atmak, ağlamak istiyorum. Sabahtan beri bekliyorum; ne gelen var, ne giden. İş işten geçti; artık gelse de olur, gelmese de.

3. Virgülle ayrılmış örnekleri farklı örneklerden ayırmak için konur: Türkiye, İngiltere, Azerbaycan; İstanbul, Londra, Bakû.

4. Kendilerinden evvelki cümleyle ilgi kuran ancak, yalnız, fakat, lâkin, çünkü, yoksa, bundan dolayı, binaenaleyh, sonuç olarak, bununla birlikte, öyleyse vb. cümle başı bağlaçlarından önce konur:

Halis bir şiir fena okunabilir; lâkin sahte bir şiir iyi okunamaz.

(Yahya Kemal Beyatlı)

Bir millet ordusunu kaybedebilir, bağımsızlığını da kaybedebilir; fakat dilini sakladıkça, o millet yaşıyor demektir.

(N. Atsız)

Sıralı cümleler arasında ancak, fakat, çünkü vb. cümle başı bağlayıcılarından önce yazar, araya nokta, virgül, noktalı virgül koymakta serbesttir. Bu husus, yazarın üslûptaki tercihiyle ilgilidir.

İki nokta ( : ) - Üç nokta ( ... )

1. Kendisinden sonra örnek verilecek cümlenin sonuna konur: Millî Edebiyat akımının temsilcilerinden bir kısmını sıralayalım: Ömer Seyfettin, Halide Edip Adıvar, Ziya Gökalp, Mehmet Emin Yurdakul, Ali Canip Yöntem.

Yeni harfler alındıktan sonra eski yazı ile bir tek kelime bile yazmayan iki kişi görmüşümdür: Atatürk ve İnönü! (Falih Rıfkı Atay, Çankaya)

2. Kendisinden sonra açıklama yapılacak cümlenin sonuna konur:

Bu kararın istinat ettiği en kuvvetli muhakeme ve mantık şu idi: Esas, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır. (Atatürk)

Derler: İnsanda derin bir yaradır köksüzlük;

Budur âlemde hudutsuz ve hazin öksüzlük (Yahya Kemal)

3. Kütüphanecilik alanında yazar adı ile eser başlığı arasına konur: Yahya Kemal Beyatlı: Kendi Gök Kubbemiz.

4. Ses biliminde uzun ünlüyü göstermek için kullanılır: a:ile, i:cat.

5. Edebî eserlerdeki karşılıklı konuşmalarda, konuşan kişinin adından sonra konur:

Bilge Kağan:

Türklerim, işitin!

Üstten gök çökmedikçe

alttan yer delinmedikçe

ülkenizi, törenizi kim bozabilir sizin?

Koro:

Göğe erer başımız

başınla senin!

Bilge Kağan:

Ulusum birleşip yücelsin diye

gece uyumadım, gündüz oturmadım.

(A. Turan Oflazoğlu)

6. Matematikte bölme işareti olarak kullanılır: 56:8=7.

Üç nokta ( ... )

1. Tamamlanmamış cümlelerin sonuna konur:

Ne çare ki, çirkinliği hemencecik ve herkes tarafından görülüveriyordu da, bu yanı... (Tarık Buğra, Dönemeçte)

2. Kaba sayıldığı için veya bir başka sebepten ötürü açıklanmak isten­meyen kelime ve bölümlerin yerine konur: Kılavuzu karga olanın burnu b...tan çıkmaz.

B..., 7 Nisan (Reşat Nuri Güntekin, Çalıkuşu)

3. Alıntılarda; başta, ortada ve sonda alınmayan kelime ve bölümlerin yerine konur: Mümtaz, bu dükkâna bakarken hiç farkında olmadan Mallarmé’nin mısraını hatırladı: “Meçhul bir felâketten buraya düşmüş...”

(A. Hamdi Tanpınar, Huzur)

Alınmayan kelime ve bölümlerin yerine parantez içinde üç nokta konması da mümkündür.

4. Sözün bir yerde kesilerek geri kalan bölümün okuyucunun muhayyilesine bırakıldığını göstermek veya ifadeye güç katmak için konur:

Karşı sahilde mor, fark olunmaz sisler altındaki dağlar, korular, beyaz yalılar... Ve bütün bunların üzerinde bir esatir rüyasının havaî hakikati gibi uçan martı sürüleri...

(Ömer Seyfettin, Bahar ve Kelebekler)

Gök sarı, toprak sarı, çıplak ağaçlar sarı...

(Faruk Nafiz Çamlıbel, Sanat)

5. Ünlem ve seslenmelerde anlatımı pekiştirmek için konur:

Gölgeler yaklaştılar. Bir adım kalınca onu kıyafetinden tanıdılar:

-Koca Ali... Koca Ali, be!.. (Ömer Seyfettin, Diyet)

6. Karşılıklı konuşmalarda, yeterli olmayan, eksik bırakılan cevaplarda kullanılır:

― Yabancı yok!

― Kimsin?

― Ali...

― Hangi Ali?

― ...

― Sen misin, Ali usta?

― Benim!...

(Ömer Seyfettin, Diyet)

Türk imlâsında iki nokta yan yana kullanılmaz.

Uyarı:İki nokta üst üste şeklinde bir adlandırma yanlıştır.

Duygu ve düşünceleri daha açık ifade etmek, cümlenin yapısını ve duraklama noktalarını belirlemek, okumayı ve anlamayı kolaylaştırmak, sözün vurgu ve ton gibi özelliklerini belirtmek üzere kullanılan özel işaretlere noktalama işaretleri denir. Noktalama işaretleri, anlamı aydınlatır, yanlış anlaşılmaların önüne geçer, okumayı kolaylaştırır.

Soru İşareti (?)

1. Soru bildiren cümle veya sözlerin sonuna konur:

Ne zaman tükenecek bu yollar, arabacı? (Faruk Nafiz Çamlıbel)

Sular mı yandı? Neden tunca benziyor mermer? (Ahmet Haşim)

2. Bilinmeyen yer, tarih vb. durumlar için kullanılır:

Yunus Emre (1240?-1320), (Doğum yeri:?).

3. Bir bilginin şüpheyle karşılandığı veya kesin olmadığı durumlarda yay ayraç (parantez) içinde soru işareti kullanılır:

Ankara’dan Konya’ya 1,5 (?) saatte gitmiş.

1496 (?) yılında doğan Fuzulî ...

Soru ifadesi taşıyan sıralı ve bağlı cümlelerde soru işareti en sona ko­nur:

Çok yakından mı bu sesler, çok uzaklardan mı?

Üsküdar'dan mı, Hisar'dan mı, Kavaklar'dan mı? (Yahya Kemal)

Ruhunu karatan neydi, yağmur mu yağıyordu; yoksa şimşekler mi çakı­yordu?

Uyarı: mı / mi eki -ınca / -ince anlamında zarf-fiil işleviyle kullanıldığı zaman soru işareti kullanılmaz:

Akşam oldu mu sürüler döner.

Ünlem İşareti (!)

1 Sevinç, kıvanç, acı, korku, şaşma gibi duyguları anlatan cümlelerin sonuna konur:

Ne mutlu Türk’üm diyene!

(Atatürk)

Gurbet o kadar acı

Ki ne varsa içimde

Hepsi bana yabancı

Hepsi başka biçimde!

(Kemalettin Kamu)

Hava ne kadar da sıcak!

Aşk olsun!

Ne kadar akıllı adamlar var!

2. Seslenme,hitap ve uyarı sözlerinden sonra konur:

Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri!

(Atatürk)

Ak tolgalı beylerbeyi haykırdı: İlerle!

(Yahya Kemal)

Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın

Bu toprak bir devrin battığı yerdir.

(Necmettin Halil Onan)

3. Bir söze alay, kinaye veya küçümseme anlamı kazandırmak için ayraç içinde ünlem işareti kullanılır:

İsteseymiş bir günde bitirirmiş (!) ama ne yazık ki vakti yokmuş(!)

Adam, akıllı (!) olduğunu söylüyor.

Kısa Çizgi ve Uzun Çizgi (- )

1. Satıra sığmayan kelimeler bölünürken satır sonuna konur:

Soğuktan mı titriyordum, yoksa heyecandan, üzüntüden mi bil-

mem. (Sait Faik)

2. Ara sözleri ve ara cümleleri ayırmak için kullanılır: Örnek olsun diye -örnek istemez ya- söylüyorum.

3. Dil bilgisinde kökleri ve ekleri ayırmak için konur: al-ış, dur-ak.

4. Dil bilgisinde fiil kök ve gövdelerini göstermek için kullanılır: al-, oku-, yazdır-, okut-, bil-, sevdir-, anla-...

5. Dil bilgisinde eklerin başına konur: -den, -lık, -ış, -t, -m, -sı, -ak...

6. Dil bilgisinde heceleri göstermek için kullanılır: a-raş-tır-ma.

7. Kelimeler arasında “-den... –a, ve, ile, ilâ, arasında” anlamlarını ver­mek üzere kullanılır: Türkçe-Fransızca Sözlük, Aydın-İzmir yolu, Ankara-İstanbul uçak seferleri, Türk-Alman ilişkileri, 10.30-11.30, 2000-2001 öğretim yılı.

8. Bazı terim ve kuruluş adlarında kelimeler arasına konur:sıfat-fiil, zarf-fiil, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Fen-Edebiyat Fakültesi.

9. Adres yazarken semt ile şehir arasına konur: Kurtuluş-ANKARA

10. Matematikte çıkarma işareti olarak kullanılır: 50-30=20

Uzun çizgi ( Ÿ )

Yazıda satır başına alınan konuşmaları göstermek için kullanılır. Buna konuşma çizgisi de denir.

Ÿ Yoo, güvercinlerime dokunmayınız, dedi.

(Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

Uyarı: Konuşmalar tırnak içinde verildiği zaman uzun çizgi kullanıl­maz.

Eğik Çizgi (/)

1. Şiirlerden yapılan alıntılarda, mısraların yan yana yazılması gereken durumlarda mısraları belirlemek için kullanılır:Ne sen ,ne ben / Ne de hüsnünde toplanan bu mesâ / Ne de âlâm-ı fikre bir mersâ / Olan bu mâî deniz.

(Ahmet Haşim)

2. Adres yazarken apartman numarası ile daire numarası arasına konur: Altay Sokağı, Nu:21/6

3. Adres yazarken semt ile şehir arasına konur: Altay Sokağı, Nu:21/6 Kurtuluş/ANKARA

4. Dil bilgisinde eklerin farklı şekillerini göstermek için kullanılır:-a /-e, -an /-en, -madan / -meden.

5. Matematikte bölme işareti olarak kullanılır: 70 / 2=35

Duygu ve düşünceleri daha açık ifade etmek, cümlenin yapısını ve duraklama noktalarını belirlemek, okumayı ve anlamayı kolaylaştırmak, sözün vurgu ve ton gibi özelliklerini belirtmek üzere kullanılan özel işaretlere noktalama işaretleri denir. Noktalama işaretleri, anlamı aydınlatır, yanlış anlaşılmaların önüne geçer, okumayı kolaylaştırır.

Tırnak İşareti (" ")

1. Başka bir kimseden veya yazıdan olduğu gibi aktarılan sözler tırnak içine alınır:

Bakınız, şair vatanı ne güzel tarif ediyor:

“Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır.

Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.”

Aynen alınmayan söz ve yazılar tırnak içine alınmaz.

2. Özel olarak belirtilmek istenen sözler tırnak içine alınır: Bugünlerde “iyi bir iş” arıyordu.

Özel olarak belirtilmek istenen sözler tırnak içine alınmadan koyu ya­zılarak veya altı çizilerek de gösterilebilir:

Höyük sözü Anadolu'da tepe olarak geçer.

3. Kitapların ve yazıların adları ve başlıkları tırnak içine alınır: Yahya Kemal’in bazı şiirleri “Kendi Gök Kubbemiz” adı altında çıktı. (A.H. Tanpınar)

“İmlâ Kuralları” bölümünde bazı uyarılara yer verilmiştir.

Uyarı:Tırnak içine alınan sözlerden sonra kesme işareti kullanılmaz.

Tek tırnak işareti ( ‘ ’ )

1. Tırnak içinde verilen ve yeniden tırnağa alınması gereken bir sözü belirtmek için kullanılır: Edebiyat öğretmeni “Şiirler içinde ‘Han Duvarları’ gibisi var mı” dedi ve Faruk Nafiz’in bu güzel şiirini okumaya başladı.

2. Dil yazılarında verilen örneğin anlamını göstermek için kullanılır: Göktürk Anıtları’nda geçen, fakat günümüze ulaşmayan bazı örnekler: bodun ‘millet, kavim’, sab ‘söz’, eçü apa ‘ecdat, atalar’, tüketi ‘tamamen, bütünüyle’

Denden İşareti ( " )

Bir yazıdaki maddelerin sıralanmasında veya bir çizelgede alt alta ya­zılması gelen aynı sözlerin veya söz gruplarının tekrar yazılmasını önlemek için kullanılır:

a) Etken fiil

b) Edilgen fiil

c) Dönüşlü fiil

İşteş fiil

Yay ve Köşeli Ayraç ( [ ] )

Yay ayraç (())

1. Cümlenin yapısıyla doğrudan doğruya ilgili olmayan açıklamalar için kullanılır:

Anadolu kentlerini, köylerini (Köy sözünü de çekinerek yazıyorum.) gezsek bile görmek için değil, kendimizi göstermek için geziyoruz. (N. Ataç)

Uyarı :Hakkında açıklama yapılan söze ait ek,ayraç kapandıktan sonra yazılır: Yunus Emre (1240-1320)’nin...

2. Tiyatro eserlerinde konuşanın hareketlerini, durumunu açıklamak ve göstermek için kullanılır:

İhtiyar ─ (Yavaş yavaş Kaymakama yaklaşır.) Ne oluyor beyefendi? Allah rızası için bana da anlatın...

Kaymakam ─ (hiddetle) Ne olacak baba...

(Reşat Nuri Güntekin, İstiklâl)

3. Alıntıların aktarıldığı eseri veya yazarı göstermek için kullanılır:

Eşin var, âşiyânın var, baharın var ki beklerdin

Kıyametler koparmak neydi ey bülbül, nedir derdin? (Safahat)

4. Alıntılarda, başta, ortada ve sonda alınmayan kelime ve bölümlerin yerine konulan üç nokta, yay ayraç içine alınabilir.

5. Bir söze alay, kinaye veya küçümseme anlamı kazandırmak için kul­lanılan ünlem işareti yay ayraç içine alınır.

6. Bir bilginin şüpheyle karşılandığını veya kesin olmadığını göstermek için kullanılan soru işareti yay ayraç içine alınır.

7. Bir yazının maddelerini gösteren rakam ve harflerden sonra kapama ayracı konur:

I)
1)

A)
a)

II)
2)

B)
b)

Köşeli ayraç ( [ ] )

1. Ayraç içinde ayraç kullanılması gereken durumlarda yay ayraçtan önce köşeli ayraç kullanılır:

2. Bibliyografik künyelere ilişkin bazı ayrıntıları göstermek için kulla­nılır: Reşat Nuri [ Güntekin], Çalıkuşu, Dersaadet 1922.

3. Bilimsel çalışmalarda, metinde bulunmayan veya silinmiş olan,fakat araştırmacı tarafından tamamlanan bölümler köşeli ayraç içine alınır:

Babam kağan öldüğünde küçük kardeşim Kül-tegin ye[di yaşında kaldı...]

Kesme İşareti ( ' )

1 Özel adlara getirilen iyelik ve hâl eklerini ayırmak için konur: Fatih Sultan Mehmet’e, Atatürk’üm, Yunus Emre’yi, Türk’e, Türkiye’m, Kâzım Karabekir’i, Türkiye’de, Anadolu’dan, Ziya Gökalp Bulvarı’nda, Çankaya Köşkü’ne, Sait Halim Paşa Yalısı’ndan, Van Gölü’ne, Ağrı Dağı’nın ;Kiralık Konak’ta, Sinekli Bakkal’ı...

Ancak aşağıda belirtilen özel adlardan sonra kesme işareti kullanılmaz:

a) Kurum ve kuruluş adları: Türk Dil Kurumundan, Selçuk Üniversitesi Rektörlüğüne.

b) Akım, çağ ve dönem adları: Eski Çağın, Millî Edebiyat Akımının.

c) Kişi adlarından sonra kullanılan unvanlar: Mustafa Kemal Paşaya, Zeynep Hanıma, Ayhan Beyden, Ahmet Mithat Efendinin.

ç) Ay ve gün adları: 29 Ekime..., 30 Ağustos Çarşambadan sonra.

d) Deyimlerde geçen özel adlar: Allaha emanet, Alinin külâhını Veliye, Velinin külâhını Aliye.

Uyarı: Özel adlar yerine kullanılan "o" zamiri cümle içinde büyük harfle yazılmaz ve kendisinden sonra gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.

Uyarı: Yabancı özel adlar dışındaki özel adlara getirilen yapım ekleri ve çokluk eki kesmeyle ayrılmaz: Türklük, Ahmetler, Avrupalı, Konyalı, Kayserili. Bu eklerden sonra da kesme işareti kullanılmaz: Türkleşmekte, Türklüğün, Türkçenin, Türkçeye, Müslümanlıkta, Hrıstiyanlıktan.

2. Kısaltmalara getirilen ekleri ayırmak için: TBMM’nin, TDK’nin, BM’de, TV’ye.

Uyarı: Küçük harflerle yapılan kısaltmalara getirilen eklerde kelimenin okunuşu; büyük harflerle yapılan kısaltmalara getirilen eklerde kısaltmanın son harfinin okunuşu esas alınır: kg’dan, cm’yi, mm’den ;BDT’ye, THY’de, TRT’den. Ancak kısaltması büyük harflerle yapıldığı hâlde bir kelime gibi okunan kısaltmalara getirilen eklerde bu okunuş esas alınır: ASELSAN’da, BOTAŞ’ın, NATO’dan, UNESCO’ya.

Sonunda nokta bulunan kısaltmalar kesmeyle ayrılmaz. Bu tür kısaltmalarda ek noktadan sonra ve kelimenin okunuşuna uygun olarak yazılır: vb.leri, mad.si, Alm.dan.

3. Sayılara getirilen ekleri ayırmak için konur:1985’te, 8’inci madde, 2’nci kat, 7,65’lik.

4. Seslerin vezin dolayısıyla şiirde veya konuşma sırasında düştüğünü göstermek için konur: N’oldu, n’apalım, n’eylesin.

5. Bir ek veya harften sonra gelen ekleri göstermek için konur: A’dan Z’ye kadar, b’nin m’ye dönüşmesi; -sız, -siz’le yapılan yeni isimler.

6. Özel isimlerden sonra yay ayraç içinde bir açıklama yapıldığı taktirde kesme işareti yay ayraçtan sonra konur: Yunus Emre (1240-1320)’nin, Yakup Kadri (Karaosmanoğlu)’nin.

7. Bazı alıntı kelimelerde Türkçeye aykırı ses ve hece yapısını göster­mek için kesme işareti konur: an’ane, sun’i, kur’a, cür’et, kat’iyet, mel’un, meş’ale, mes’ul, cem’i, nev’i.

Uyarı:“&” işareti İngilizceye özgüdür. Türkçede "ve" için böyle bir işaret kullanılamaz.

KISALTMALAR

Kısaltmalarda herkesçe uyulan, genel bir sistem bulunmamakla birlikte dilimizde bazı esasların yerleştiği de görülmektedir. Kısaltmalarla ilgili bu esasları şöyle gösterebiliriz:

1. Kuruluş, kitap, dergi ve yön adlarının kısaltmaları genellikle her kelimenin ilk harfinin büyük olarak yazılmasıyla yapılır: TBMM, TDK (Türk Dil Kurumu), TK (Türk Kültürü), GD (güneydoğu).

Ancak bazı kısaltmalarda, kısaltmanın akılda kalabilmesi için yeni bir kelime türetme amacıyla bazen özellikle son kelimenin birkaç harfinin kısaltmaya alındığı görülür:İLESAM (İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği), SEKA (Selüloz ve Kâğıt Sanayii Kurumu), TÖMER (Türkçe Öğretim Merkezi.

Büyük harflerle yapılan kısaltmalarda genellikle nokta kullanılmaz. Ancak bazı örneklerde nokta konulması gelenekleşmiştir:M.Ö., P.K.(Posta Kutusu), T.C.(Türkiye Cumhuriyeti)

2. Kuruluş, kitap, dergi ve yön adlarıyla element ve ölçülerin dışında kalan kelime veya kelime gruplarının kısaltılmasında, ilk harfle birlikte kelimeyi oluşturan temel harfler (genellikle ünsüzler) dikkate alınır. Kısaltılan kelime veya kelime grubu, özel ad, unvan veya rütbe ise ilk harf büyük; cins ismi ise ilk harf küçük olur: İng.(İngilizce), Alb. (Albay), Kocatepe Mah.,kim. (kimya), sf. (sıfat), çev. (çeviren).

Küçük harflerle yapılan kısaltmalara getirilen eklerde kelimenin oku­nuşu; büyük harflerle yapılan kısaltmalara getirilen eklerde kısaltmanın son har­finin okunuşu esas alınır: kg'dan, cm'yi, THY'de, TV'den.

Ancak kısaltması büyük harfle yapıldığı hâlde bir kelime gibi okunan kısaltmalara getirilen eklerde bu okunuş esas alınır: ASELSAN'da, BOTAŞ'ın, NATO'dan, UNESCO'ya.





 
 

ormela.tr.gg
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol